Sözcü ekonomi yazarı Murat Muratoğlu, Merkez Bankası'nın faiz arttımı kararına ilişkin, "Önceki Merkez Bankası başkanını “söz dinlemiyordu görevden aldık” diyerek kovduğunu açıklayıp, yerine söz dinleyen birini oturtunca faiz artırım kararını yetkili kurumun aldığını düşünmüyorsunuz herhalde…" dedi.

Muratoğlu şöyle yazdı: 

Her geçen gün değer kaybeden dünyanın en kötü performansını gösteren para birimi Türk Lirası nedeniyle negatif reel faiz sürdürülebilir değildi… Israr edildiği her geçen gün ülke fakirleşti.

Yine de bir kişinin inadı uğruna aylarca yapılan yanlışa devam edildi. Çareler çaresiz kaldığında faizlerde 200 baz puan artırıma gidildi. Şahsi merakım kendisi nasıl ikna edildi?

★★★

Daha 45 gün önce 11 Ağustos tarihinde; “Faizler daha da düşecek inşallah” demişti. Muhtemelen biri cesaretini toplayıp ülke ekonomisinin battığını söyledi.

Maşallah derin ekonomi bilgisine göre “faiz sebep, enflasyon neticeydi!” Enflasyonu düşürmek için faizi düşük tutmak yeterliydi. Olmadı. Olmazdı!

Faiz artırımında esas amaç durdurulamayan döviz kurunun frenlenmesiydi! Merkez Bankası artan enflasyonu kontrol etmek için faizleri yükselttiğini söyledi. Sanki kararı kendileri almış gibi…

★★★

Önceki Merkez Bankası başkanını “söz dinlemiyordu görevden aldık” diyerek kovduğunu açıklayıp, yerine söz dinleyen birini oturtunca faiz artırım kararını yetkili kurumun aldığını düşünmüyorsunuz herhalde…

Toplantı dedikleri girdisi, çıktısı, hal hatır sorması, oturması, kalkması beş dakika sürecek bir buluşma… Geri kalanı saraydan gelen talimatın üyelere tebliği… Ve bu talimatı destekleyecek karar metninin kağıda dökülmesi…

★★★


Zira piyasada faizler açıklananın üzerinde… Yüzde 11'lerde… Oysa resmi politika faizi daha yeni 10.25'e yükseltildi… Nitekim halen sürdürülebilir değil! Sahi nerede kullanılıyor bu politika faizi? Hiçbir yerde. O zaman neden açıklanıyor. İstatistiklerde açıklanan resmi veriler yer alır ya o nedenle… İşte bu resmisi…

Parasını faize yatıran, getirisinin enflasyondan fazla olmasını talep eder ki kaybı olmasın. Nitekim milyarlarca dolar rezervi erittikten sonra kasada döviz kalmadığı gibi 35 milyar dolar içeri girince akılları başlarına geldi.

★★★

Şöyle ki; Merkez Bankası 2018 yılının Mayıs ayında dedi ki; benim politika faizim haftalık repo ihale faiz oranıdır. Yani 8.25 idi 10.25'e yükseltildi…

Duruma göre bunun üzerine 1.5 puan ekleyip gecelik oranı belirlerim… O da 9.75 idi şimdi 11.75'e geldi… Eskiden hesabını bilmeyen bankaları cezalandırmak için şimdilerde ise gerçek faizi temsil eden geç likidite penceresi gecelik faizin 1.5 puan üzerinde… Yani 11.25'ten 13.25'e çıkartıldı faizler…

★★★

Neden böyle antin kuntin işler yapıyorlar? Tek dertleri algı yönetimi… Vay efendim ekonomi takladaymış, yok efendim iş ciddiye binmiş hiç umurlarında değil…

Neticede olması gereken buydu! Peki, bu faiz artışı derdimizin devası mı? Hayır, tek başına yetmez. Belki döviz artışını frenler, kuru biraz sabitler. Bir miktar zaman kazandırır. O kadar! Çok daha büyük sorunlarımız var