Ülker Bisküvi, elde ettiği finansman kaynağının bir kısmını yurtdışı menşeili sendikasyon kredisinin kapatılmasında, kalan kısmını da şirketin yatırımlarında kullanmayı planlıyor. Tahvil işleminin kapanışının ilgili nihai sözleşmelerin imzalanması ve Sermaye Piyasası Kurulu'na yapılan tertip ihraç belgesi başvurusunun onaylanmasını müteakiben, 30 Ekim 2020 tarihinde sonuçlanması bekleniyor.

Gerçekleştirilen tahvil ihracıyla ilgili konuşan Ülker Bisküvi CEO’su Mete Buyurgan”: Dünya ve ülkemiz pandemiden dolayı hassas bir dönemden geçiyor. Tüm bunlara rağmen, Ülker Bisküvi olarak pandemi döneminde, tahvil ihracı gerçekleştiren Türkiye’deki ilk gıda şirketi olduk. Büyük ilgiyle karşılanan tahvil ihracımız, Ülker’in uluslararası finansman kaynağı sağlamadaki başarılı stratejileri ve yatırımcılarla olan güçlü bağının bir sonucudur” dedi.

Mete Buyurgan: “Yolumuza hız kesmeden devam ediyoruz.”

Yatırımlarına hız kesmeden devam ettiklerini ifade eden Mete Buyurgan Ülker Bisküvi’nin mevcut performansını ise şöyle değerlendirdi: “2020’nin ilk yarısındaki ciromuzu 4,5 milyar TL olarak açıklamıştık. Bu dönemde sağlam bilançomuzla, faaliyet gösterdiğimiz pazarlardaki güçlü konumumuzu sürdürürken, üretime, satış ve dağıtım faaliyetlerine, istihdam sağlamaya ve 100’ü aşkın ülkeye ihracata hız kesmeden devam ediyoruz. Dünyadaki zorlu ekonomik şartlara rağmen, şirketimize uluslararası yatırımcılar tarafından uzun vadeli finansman sağlanması hem ülkemize hem de şirketimize olan güvenin bir göstergesidir” dedi.

Ülker Bisküvi CFO’su Cenker Uçan ise gerçekleşen tahvil ihracıyla ilgili; “Ülker’in ilk tahvil ihracını başarıyla gerçekleştirdik. 450 milyon ABD Doları hedefiyle başladığımız projemize uluslararası yatırımcılardan 1.8 Milyar ABD Doları talep aldık ve ihraç edilecek rakamın 650 milyon ABD Doları olmasına karar verdik. 5 yıl vadeli tahvilimize, 28 ülkeden 130’dan fazla uluslararası yatırımcı iştirak etti. Şirketimizin sağlam finansman yapısına güvenen uluslararası yatırımcılara teşekkür ederiz” dedi.