Sözcü yazarı Deniz Zeyrek 31 Mart 1922 günü Afyonkarahisar Cephesi'nde çekilmiş bir fotoğrafın hikayesini anlattı.

İşte o yazı: 

Kurtuluş Savaşı devam ediyor. TBMM Ordusu Başkumandanı Mustafa Kemal, Batı Cephesi Kurmay Başkanı Asım Gündüz (önde en solda), Batı Cephesi Komutanı Tümgeneral İsmet İnönü (önde soldan ikinci) ve 1. Ordu Komutanı Ali İhsan Paşa ile birlikte cephede Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği (SSCB) Heyeti'ni kabul ediyor.


Atatürk ve kurmayları, SSCB Heyeti ile cephede görüştü.

SSCB heyetinde Sovyet Rusya Temsilcisi Zvonarev, Sovyet Rusya Ankara Büyükelçisi Semyon Aralov ve Azerbaycan Sovyet Cumhuriyeti'nin Ankara Temsilcisi İbrahim Ebilov var.

Bugün size SSCB'nin Kurtuluş Savaşı'nda TBMM ordusuna verdiği desteğin mimarlarından olan ve onlarca fotoğrafında hemen Atatürk'ün yanında görünen İbrahim Ebilov'dan söz edeceğim.


İbrahim Ebilov

Rusya'da devrim yapan Bolşevikler, 1918'de Transkafkasya Federasyonu kurmuş, Bakü'yü de işgal etmişti. Nuri Paşa komutasındaki Kafkas İslam Ordusu'nun Azerilerin çağrısıyla aynı yıl 30 saatlik kanlı bir çarpışmanın ardından Bakü'ye girmesinden sonra ise Azerbaycan bağımsızlığını ilan etmişti.

Kafkas İslam Ordusu'nun Bakü'de sergilediği kahramanlık, Azerbaycan halkında da büyük sempati ve destek kazanmıştı.

1920 yılına kurulan Azerbaycan Demokratik Cumhuriyeti, aynı yıl kurulan Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin (TBMM) önderlik ettiği bağımsızlık savaşını da yakından izliyordu.

Ebilov da bu kapsamda 1921 sonbaharında Ankara'ya geldi.


Kısa sürede Atatürk'ün güvenini kazandı ve SSCB kurulduktan sonra ASC'nin Ankara'daki temsilcisi oldu. Başkomutan Mustafa Kemal ile o kadar çok teşriki mesaisi oldu ki Kurtuluş Savaşı yıllarında Ata'nın yanında en çok görünen isimlerden biri oldu.

Ankara'da bağımsızlık mücadelesi veren TBMM ordusu ve başkomutanı Mustafa Kemal ile Ebilov arasındaki iyi ilişkiler, Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği (SSCB) ile Ankara arasında kurulan iyi ilişkilerin de adeta dinamosu oldu.

Ebilov'un, Kurtuluş Savaşı sırasında verdiği maddi ve manevi destek, SSCB'nin silah ve maddi desteği, büyük zaferlerin kazanılmasında kritik rol oynadı.

Ebilov'un Ankara'da kurulan mermi fabrikası önünde çekilen fotoğrafı dahi her şeyi anlatmaya yeter.


Ebilov Ankara'da kurulan mermi fabrikasının önünde…

Peki durduk yere Ebilov'u neden hatırlattım.

Çok basit bir nedeni var. O da Kafkas İslam Ordusu'nun Bakü'ye girdiği tarih: 15 Eylül 1918.

Türkiye Azerbaycan Dostluk, İş Birliği ve Dayanışma Vakfı (TADİV- Azerbaycan Evi), Bakü Zaferi'nin 102. yıl dönümünde İstanbul'da bir toplantı düzenledi. Toplantıya 200'e yakın davetli katılırken, davetliler arasında diplomatlar, akademisyenler, siyasetçiler, iş adamları ve gazeteciler yer aldı.

Toplantıda konuşan TADİV Başkanı Prof. Dr. Aygün Attar, Türkiye ve Azerbaycan'ın iki devlet ve bir millet olmasının ardında 102 yıl önce başlayan dostluğun yattığına dikkat çekti.

Prof. Attar, Ebilov'un birçok fotoğrafta, hatta Çankaya sofralarında Atatürk'ün hemen yanında oturmasını da bu dostluk hikayesinin en büyük sembolü olarak gösterdi.

Hayatının ilk 18 yılını SSCB sınırında geçirmiş biri olarak, Prof. Attar'ın konuşmasını dinlerken ve Ebilov'un yaptıklarını düşünürken, kısa dalga radyodan Azerbaycan türkülerini bulup dinlediğim günleri anımsadım.

Şairin dediği gibi

“Aynı sevda ocağında aşkla yoğrulan hamurumuz birdir bizim/

Vatana kurban olalım diye yaktığımız kınamız birdir bizim.”