Beştepe'deki toplantıda oturduğu sandalye kırılan İBB Başkanı İmamoğlu, sandalye neden çürüktü, neden kırıldı, onu Cumhurbaşkanlığı araştırsın dedi.


Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın önceki gün büyükşehir belediye başkanlarını kabulünde yaşanan kırılan sandalye polemiğinin detayları belli oldu. Halk TV'de katılığı programda, oturduğu sandalye kırılan İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkan Ekrem İmamoğlu ile Erdoğan arasında yaşanan diyaloğu anlatan İBB Sözcüsü Murat Ongun, İmamoğlu'nun sandalyesinin iki kez değiştirildiğini açıkladı.

Ongun, "Erdoğan'ın İmamoğlu'nun sandalyeden düşmesine yönelik bazı medya kuruluşlarında Cumhurbaşkanımızın sandalyenin parasını istediğine dair haberler vardı. Bu Cumhurbaşkanımıza haksızlık olur. 'Sandalyeyi kırdın, israf' demiş sadece. Başkanımız da cevap olarak, İstanbul seçimlerini kastederek, 'İkinci kez oturduğumda daha sağlam otururum' yanıtını vermiş" açıklamasında bulundu. Sandalyenin kırılmasının ardından görevlilerin yeni sandalye getirdiği söyleyen Ongun, "İkinci gelen sandalye de sağlam değilmiş. Bir süre sonra durumu fark eden görevliler, üçüncü kez başkanın sandalyesini değiştirmiş" bilgisini paylaştı.

Yeniçağ'dan Sümeyra Kırca'nın haberine göre;Otoparkların ardından işletmesi de İBB'ye devredilen Bayrampaşa Otogarı'nda incelemelerde bulunan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu da gazetecilerin sorularını yanıtladı. İmamoğlu, Beştepe'deki görüşmedeki sandalye olayına ilişkin soruya üzerine, "Oturduğumuz koltuk, durup dururken kırıldı. Biraz yere düşer gibi olduk, düştük aslında. Sonra ayağa kalktık. Sayın Cumhurbaşkanı, 'İsraf yaptın' dedi. 'Parasını öde' falan duymadım. Ben de 'Bu israf değil, sandalye kırık, benle ilgili bir sorun yok. Ama olsun ikinci sandalyeye daha sağlam oturuyoruz' dedim. Bu ilginç magazin bir durumdu. Tabi sandalye neden çürüktü, neden kırıldı, onu Cumhurbaşkanlığı araştırsın. Demek ki ya sandalye firmasında bir arıza var ya da bakımını yapanda" dedi.


Oturacağınız yerler belli miydi sorusuna da İmamoğlu, "Alfabetik sıraya göre oturma düzeni vardı. Benim sağımda Yılmaz Büyükerşen, solumda da Tunç Soyer vardı ve belirli olan sandalyeler. Masa düzenine göre oturduk" yanıtını verdi. İmamoğlu, "Sizin aklınızda soru işareti var mı" sorusu üzerine de, "Ben, hayatta hiç kötü düşünerek yoluma bakmadım. Ben iyi düşünceyle baktım. Dün verimli bir toplantı oldu. İyi bir iletişim toplantısıydı. Elbette daha iyi olabilirdi. Sadece tümüyle seçilmiş belediye başkanları orada olabilirdi. Tabi demokrasi adına bazı sıkıntılar yaşanıyor. Bunun söyleminden vazgeçmiş değilim. Keşke orada da o arkadaşlarımızda olsaydı. Ama her şeye rağmen verimli iyi bir iletişimdir. Umuyorum orada kalmasın, devam etsin. Ben bu tarafına bakıyorum. Ama sandalye konusunda bir açıklama yapacaksa Cumhurbaşkanlığının o işe bakan kişileri sorumluları yapsın. Niye sandalye öyleydi. Niye ayakları içe doğruydu bilmiyorum" ifadelerini kullandı.

"İSTANBUL'UN GELECEĞİNİ TASARLAYACAĞIZ"

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, geçtiğimiz Ağustos ayında otopark işletmesi İSPARK'a, 9 Eylül'de de otogar faaliyetleri İBB'ye devredilen Bayrampaşa 15 Temmuz Demokrasi Otogarı'nda incelemelerde bulundu. Vatandaşlar ve esnaf tarafından yoğun ilgiyle karşılanan İmamoğlu, işletme sahiplerinin sorunlarını dinledi. Otogar'ın daha önce pisliği ve tehlikeli ortamlarıyla gündeme gelen bodrum katlarını gezen İmamoğlu, sorunların çözümü için ortak masada, ortak kararlar alacaklarını vurguladı, esnafın kira bedellerini kuruma ödeyeceği bilgisini paylaştı. "Biz, bu otogarın yeni bir yere taşınması sürecini önemsiyoruz" ifadesini kullanan İmamoğlu, şunları söyledi; "Bu konuda da hem buradaki sektör temsilcileriyle hem buradaki sektörün işletmeci firmalarıyla ortak karar vermek adına, onlarla oturup konuşacağız. Ve yeni otogarın hem Bayrampaşa hem Harem için nerede olması konusunda ortak karar alacağız. Bu yapımı, ihaleyle 'yap-işlet-devret' yöntemiyle de yapabiliriz, kendimiz de yapıp, işletebiliriz. Bu süreci tek başımıza analiz etmeyeceğiz. Bu sürecin partneri, bu sektörün temsilcileridir. Yeni otogarın yapım süreciyle beraber, bilime ve eğitime dönük bir merkez olması konusunda bir ön düşüncemiz var. Bu düşünceyi de masaya yatırıp, tartışacağız. Bütüncül bir şekilde İstanbul'un geleceğini tasarlamış olacağız."