Açıklamada şu ifadelere yer verildi:

"Siyasi amaçlarına ulaşmak, iktidarlarını tahkim etmek ve dahil oldukları çatışmalara taraftar toplamak başta olmak üzere çeşitli gerekçelerle halklar ve inanç toplulukları arasında yıkıcı ihtilaflara yol açabilecek söylemlere başvuran, düşmanlık doğuran eylemlere tevessül eden herkes, sadece temsil iddiasında oldukları kitleleri değil, bütün insanlığı derinden etkileyecek bir cürüm işlemektedirler.

Ne yazık ki son dönemde bu türden bir hastalıklı söylem, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un beyanlarında ve icraatlarında tezahür etmektedir. Mezkur zat, ‘ifade hürriyetini desteklemek’ kisvesine bürüdüğü pervasız eylemleriyle, küresel sonuçları her inançtan insanı derinden ve olumsuz etkileyebilecek bir çatışmayı, yarılmayı tetiklemektedir.

Esas itibariyle üzerinde ciddiyetle durulması gereken husus, demokrasi, insan hakları, hukukun üstünlüğü ve çoğulculuk retoriğinin ilkel bir ırkçılık ve İslam karşıtlığına dönüşmesine yol açan zehirli iklimin tekil örnekler olmaktan çıkıp devlet başkanları ve bir kısım Batılı siyasetçiler aracılığıyla meşruiyet ve yaygınlık kazanmasıdır."