Sözcü yazarı Emin Çölaşan, kademeli normalleşme kararlarını değerlendirirken "Şunu herkes iyi bilmeli: Recep Bey iktidarı bu konuda çok zorlanmaya başlamıştı… Ve alınan bu son kararlar iktidarı siyaseten kurtarmaya yöneliktir." görüşünü savundu.

Şöyle yazdı:

Sevgili okurlarım, gerek salgın ve gerekse aşılanma olayındaki son gelişmeleri hep birlikte izlemeyi sürdürüyoruz.

Bazı yasaklar ve kısıtlamalar belli illerde kaldırıldı.

Çok güzel…

Ama olayın bir parça derinine inildiğinde görüyoruz ki işin içinde başka birtakım işler var!..

Bazı illerimizde salgın yaygın, bazılarında ise değil. Hatta bunların bir bölümü komşu iller.

Örneğin Ankara iyi ama Konya kötü.

Konya'dan Ankara iki üç saatlik mesafede. Yani Konya'dan trene binen veya aracına atlayan her kişi bu kısa süre içerisinde Ankara'ya özgürce gelebilir.

Vatandaşın virüs taşıyıp taşımadığını bilen yok.

Başka bir deyişle seyahat kısıtlaması yok!

★★★

Düğünler, nikâhlar, genel kurul toplantıları ve hatta cenaze törenleri zaten yasaktı. Bundan sonra da kısıtlı sayıda kimselerin katılımıyla yapılabilecek.

Recep Bey'in katıldığı ve omuz omuza, yüz yüze büyük kalabalık toplayan AKP cenazeleri ve AKP il kongreleri hariç!

★★★

Kısıtlamalar kaldırılınca caddeler ve sokaklar tıklım tıklım doldu.

İnsanlar kendilerini sokağa attı.

Her yer ana baba günü…

Başkalarının nefesleri, öksürükleri, hapşırıkları şimdi herkesin bir numaralı sorunu oldu.

İstediğiniz kadar maske takın, ölümcül virüs bundan sonra bu yolla ve hızla bulaşacak.

★★★

Kafeler, kahvehaneler, restoranlar saat 19'a kadar açık kalabilecek.

İçkili bir yere gitmişsiniz, sizi 18.30'da uyarmaya başlayacaklar!

“Hesapları getiriyoruz, kapanma vaktimiz geliyor!”

Saat 19'da kalkmak için o mekâna en geç 17 dolaylarında gitmeniz gerek.

Bu yasağın amacı açık, tam da AKP'nin kafa yapısının belirtisi…

Bunlar alkole karşı ya!..

İçki içilmeyecek…

İçkili yerlerle mücadele sürdürülecek.

★★★

Bütün Türkiye'de gece saat 21 sonrasında sokağa çıkma yasağı devam ediyor.

Bunun gerekçesi ise “Virüs ev ziyaretlerinde bulaşıyor…”

Bu virüsün önemli bir özelliği var:

Restoranlarda, kahvehanelerde, ev ziyaretlerinde, başka bir deyişle sadece geceleri bulaşıyor!

Ama örneğin tıklım tıklım dolu AKP il kongrelerinde, onların cenaze törenlerinde bulaşma riski sıfır!

Partisine ve adamına göre muamele eden bir virüsle karşı karşıya olduğumuz anlaşılıyor.

★★★

Sevgili okurlarım, yaklaşık bir yıl önce bunlar önemli bir karar almıştı…

Bu salgını iyi bilen, bu konuda uzmanlaşmış hocalardan oluşan bir “Bilim Kurulu” oluşturdular.

Bu salgın ve yüz yüze olduğumuz tehlikeler konusunda Kurul hükümete yol gösterecek, öneriler getirecek, alınan önlemlerin sözüm ona bilimsel denetimini yapacaktı.

Kurul kuruldu ama…

Bir yıldan beri ismi var cismi yok!

Kurul üyesi değerli hocalarımız hemen bu işin bireysel şov yönünü benimseyip medyaya çıkmaya başladılar.

Ancak bugün bile dikkat çeken bir husus var…

Birbirleriyle bazen çelişkiye düşüyorlar.

Dün bazıları “Kısıtlamaların kalktığı iyi oldu” derken, bazıları “Dikkat etmezsek salgının yeniden patlama ve kısıtlamaların geri getirilme olasılığı yüksektir” diyordu.

★★★

Burada bir soru daha sormak istiyorum:

Bu son kararlar alınırken hükümet Bilim Kurulu'na danıştı mı? Onların resmi ya da gayri resmi görüşü
alındı mı?

Elimde elbette resmi belge yok ama bana sorarsanız alınmadı.

Bundan sonra yanıtını bekleyeceğimiz bir soru daha olacak:

Hükümet bu salgın konusunda işlerin iyiye gittiğini kanıtlayıp kendini aklamak için gerçek rakamları gizlemeyi sürdürür mü?

★★★

Korona yasakları ve kısıtlamalar AKP iktidarını artık iyice zorlamaya başlamıştı.

Üstelik işin maddi boyutu da onların beklentisini aşmıştı.

Toplumun tepkisi giderek artıyordu.

Başka bir deyişle, iktidarın oyları da buna paralel olarak düşüyordu.

Düşündüler ve karar verdiler…

Bazı yasakları kaldıralım, hem paralar bize kalsın, hem de tepkileri biraz olsun dindirelim.

Sonrası Allah kerim, zamanı gelince bakarız dediler!..

★★★

Şunu herkes iyi bilmeli:

Recep Bey iktidarı bu konuda çok zorlanmaya başlamıştı…

Ve alınan bu son kararlar iktidarı siyaseten kurtarmaya yöneliktir.

“Bilimsel” değil “Siyasidir.”

Koronavirüs bu ince çizgiyi anlar mı, vallahi onu bilemiyorum!