CHP Sözcüsü Faik Öztrak, düzenlediği basın toplantısında gündeme dair açıklamalarda bulundu.

Faik Öztrak'ın açıklamalarından satırbaşları şöyle: 

Son 3 yıldır siyasi yaşamımzda kutuplaşma ve gerginlik artıyor. Bu kirli senaryoları daha önce gördük. Milletimiz kirli sularda bir kez daha yıkanmayacak kadar tecrübelidir.

Milletin can güvenliğini sağlamak ülkeyi yönettiğini söyleyen hükümetin görevidir. Hükümet hain saldırının menfurlarını bir an önce yargı önüne çıkartmalıdır.

Erdoğan şahsım hükümetine sesleniyorum. Görevinizi derhal yapın. Yapamıyorsanız sahibine teslim edin.

10 BİN DOLAR ALAN SİYASETÇİ

İçişleri Bakanı kavga başında AKP'den 10 bin dolar alan siyasetçi olduğunu söyledi. AK Parti sustu. Medyanın büyük bir bölümü sustu. Biz takibe aldık. Nihayet atama bakan TBMM başkanına gitti.

Bu bakan savcılara 1 ay sonra bilgi var. Savcılar ise o gelmeden doğrudan soruşturma yapmaya geçemedi.

Yargı niye sesini çıkaramıyor? Ülkeyi yönetenler yargıya birkaç defa çöktüler. Bugün ülkemizde tuz koktuysa kimi kime şikayet edeceğiz. Skandallar bir değil, on değil.

YARGI SORMUYOR, HSK NE YAPIYOR?

Sözde gazeteci Sezgin Baran Korkmaz'dan mukim kliklerle arasını yapmak için 10 milyon avro istiyor. Başka gazeteciler ses kaydını dinlediklerine tanıklık ediyor. Korkmaz'ın otelinde kalanların fotoğrafları ortaya saçılıyor. Yargı sormuyor.

Bütün bunlar ortadayken HSK ne yapıyor?

DUYGU DELEN'İN ŞÜPHELİ ÖLÜMÜ

Bugün Türkiye'nin her karış toprağından adalet çığlıkları yükseliyor. Gaziantep'de yaşanan Duygu Delen vakası. 17 yaşında gencecik kızcağız. Hayata nasıl deva ettiği hala belli değil. En son arkadaşının evinde balkondan düştü diyor. Tartışmalı bilirkişi raporları. Mahkeme sanığın ev hapsiyle tahliyesine karar veriyor. Bu karar Gaziantep'in ve Türkiye'nin vicdanını yaralıyor.

MEDYAYA DA ÇÖKTÜLER

Medyanın büyük bir kısmı skandallara sessiz. Çünkü iktidar medyaya da çöktü. Gerçek gazetecileri işsiz bırakıyorlar hapse atıyorlar. Bu kutsal mesleği çantacılara, hanutçulara bırakıyorlar.

Milletin analarına küfreden müteaahhit Erdoğan'a "şantiyedeyim" diye konumunu atıyor. Erdoğan da ona dönüyor. Bakanlar Erdoğan'a ulaşmak istediklerinde yandaş müteaahhit hattını kullansınlar.

BRÜKSEL'DE MEHMETÇİĞE NÖBET YAZDI

Erdoğan Brüksel'de ne yaptı? Ben söyleyeyim Mehmetçiğimize Afganistan'da nöbet yazdı. Bunu kimden öğrendik ABD'de güvenlik danışmanından. Meclis'i takma. Türk askerlerinin anı Amerikan senaryolarında rol kapabilmek için ileri sürüldü. Mehmetçiğimizin canı hiçe sayıldı.

İÇERİ ATAR YAPIP DIŞARIDA SUSUYOR

Erdoğan içeride atar yapıp dışarıda susuyor. 24 Nisan gündeme getirildi. Kendisine sorulduğunda gülerek "Hamdolsun 24 Nisan gündeme gelmedi" dedi. Anlaşılan Biden Erdoğan'ın mal varlığını gündeme getirmemş, toplantı da hiçbir şey talep etmeden geçmiş gitmiş. Asala tarafından katledilen diplomatlarımızın sızlayan kemiklerinden utanmak gerekiyor.

Artık ülkede her 5 kişiden 1'i yoksul. Salgının yıkıcı etkileri bu rakama yansımamış durumda. Bu ülkede 19 yıldır iktidar olanlar muhalefete "buyurun açları siz doyurun" diyecek kadar izanlarını kaybediyor.

Türkiye'yi yeni kurumlarla kurallarla ayağa kaldıracak sistemimiz hazır. İlk sırayı güçlendirilmiş parlamenter sistem alıyor. Cumhurbaşkanı tarafsız olacak. Seçim yasasını değiştireceğiz. Milletin kendisi vekilini seçecek.

Milletimiz bunların ne yaptığını biliyor görüyor. Artık "sandıktan kaçma, yakamızdan düş Erdoğan" diye feryad ediyor. Öyle görünüyor ki artık Cumhur İttifakı sonun başlangıcında olduğunu görüyor ve seçim yasalarını tartışmaya başlıyor.

 

AYRINTILAR GELİYOR...