(DHA)- DİYARBAKIR'a gelen Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, ziyaretini özellikle 12 Eylül'e denk getirdiğini belirterek, darbeyle ülkenin karanlığa gömüldüğünü söyledi. Davutoğlu, ''Bütün özgürlükler askıya alındı, partiler kapatıldı, demokrasi unutuldu. Diyarbakır hapishanesi bu karanlık dönemin sembolü haline geldi'' dedi.

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, parti çalışmaları kapsamında bazı ziyaretlerde bulunmak üzere Diyarbakır'a geldi. Bir otelde gazetecilerle bir araya gelen Davutoğlu, Diyarbakır ziyaretini özellikle 12 Eylül'ün yıl dönümüne denk getirdiğini belirterek, 12 Eylül darbesiyle ülkenin karanlığa gömüldüğünü söyledi.

Davutoğlu, "Bütün özgürlükler askıya alındı, partiler kapatıldı, demokrasi unutuldu. Diyarbakır hapishanesi, bu karanlık dönemin sembolü haline geldi. İnsan onuru ayaklar altına alındı. Tutukluların, hükümlülerin büyük ızdıraplar ve insan onurunu zedeleyen uygulamalara muhatap kılındığı bir kara dönem başladı. Türkiye'de demokrasiye ne zaman ket vurulmuşsa ve otoriterleşme eğilimi ortaya çıkmışsa, 3 fay hattını istismar ederek otoriterleşme eğilimleri güç buldu. 100 yıllık Cumhuriyet tarihimizin ikinci yüzyılına girerken, geçen yüzyılın korkularından, dürtülerinden, bıraktığı kötü miraslardan arınma ümidiyle siyaset yaptık biz" diye konuştu.

'ÇÖZÜM SÜRECİNİ BİTİRECEK SİLAHLI MÜCADELE ÇAĞRILARI YAPILDI'

Davutoğlu, bir konuşmasında geçen "7 Haziran-1 Kasım arasında yaşananlarla ilgili insan önüne çıkamazlar" sözleriyle alakalı olarak, "Sayın Bahçeli, 7 Haziran akşamı hiçbir hükümette yer almayacaktı. O zaman Cumhuriyet Halk Partisi bir muhalefet hükümeti kurma yönünde bir çaba içerisine girdi, sonra MHP'nin tutumuyla geride kaldı. HDP ise, çözüm sürecine rağmen açık ve net bir şekilde terör örgütü PKK'nın silahlı mücadele çağrısıyla kendi alanını sınırlamış oldu. Çözüm sürecini bitirecek şekilde silahlı mücadele çağrıları yapıldı. Bir taraftan kamu düzeni tehdit altındaydı, bir taraftan da ekonomik yapı tehdit altındaydı ve çoğunluğu olmayan bir Başbakan olarak halka çıkıp şu taahhütte bulundum 7 Haziran akşamı; 'Hiç kimse kaos ve Türkiye'yi türbülansa koyacak bir şeye girmesin, bir dakika bile Türkiye'yi hükümetsiz bırakmayız' dedim. En büyük hedefim, mümkünse önce bir koalisyon kurmaktı ama hiçbiriyle koalisyon mümkün olmayınca da Türkiye'yi seçime götürmekti. Böyle bir dönemde bir taraftan Ceylanpınar olayında olduğu gibi PKK saldırıları başladı, diğer taraftan IŞİD'in sınırda askerimizi şehit etmesi yaşandı, Adıyaman'da bir polis şehit edildi, DHKPC harekete geçti ve temmuz ortasında kamu düzenini sağlamak üzere bir mücadeleye girdik" dedi.