İYİ Parti Sözcüsü Yavuz Ağıralioğlu, Partisinin Genel Merkezi’nde düzenlediği basın toplantısıyla gündeme dair konular hakkında açıklamalarda bulundu.

Geçtiğimiz hafta partiden istifa eden iki milletvekili hakkında açıklama yapan Ağıralioğlu, daha önce de kamuoyuyla paylaştıkları hassasiyetleri istifa gerekçelerinin içerisine sıkıştırılan ithamlarla alakalı olarak bir kez daha cevaplama ihtiyacı duyduklarını belirterek şunları söyledi:

“İstifa iradesi biz sizinle beraber siyaset yapmak istemiyoruz iradesidir, bu irade bir yere kadar makul karşılanabilir. Lakin istifa gerekçelerinin arasında bazı cümleler vardır ki; yol arkadaşlığına, beraberliğe, beraber mücadele ettiğimiz günlerin hatırına, hukukuna, memleket millet sevdamıza, milletle ilgili, devletle ilgili hassasiyetlerimize halel getirmektedir. Bu cümlelerin imhasını dahi nezaketsizlik sayarız, rencide oluruz, kalbimiz kırılır. Bugün istifa gerekçeleri arasında zikredilen, HDP'ye mesafesizlik, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin varlığını, birliğini, bütünlüğünü ve bu topraklarda yaşama iradesine uluslararası birtakım tertiplerin uzantıları ile iş birliği gibi imalarının İYİ Parti'de bir toplu iğne ucu kadar gerçekleştiğini görürsek o gün bu partide başta genel başkanımız Meral Akşener olmak üzere hiçbir Milletvekilimiz hiçbir kurucumuz kalmayacaktır.”

BİZ SİYASETİN MAGAZİNLEŞTİRİLMESİNİN ÖNÜNE GEÇECEĞİZ

Siyasetin magazinleştirilmesini önlemek istediklerini belirten Ağıralioğlu, Parti olarak  FETÖ'nün siyasi ayağı tartışmaları, İş Bankası hisseleri dahil tüm konularda siyasetinin hamasete kurban gitmesinin, popülizme kurban gitmesinin önüne geçecek şekilde değerlendirmek gerektiğine inandıklarının altını çizdi.

Türkiye'nin ağırlaşan meselelerinin bir konuşma ciddiyetiyle değerlendirilmesi gerektiğini, magazinleştirilen konular altında memleketin gerçek gündeminin unutulduğunu söyleyen Ağıralioğlu, “Bu kadar geçim darlığının, zorluğunun, intiharlara kadar uzanan bu kadar yaşam şartlarındaki bozulmanın insanları artık Türk yurdundan ümidini kesecek hale getirdiği günlerde magazin üzerinden siyasetin konuşuluyor olmasını siyaset kurumunu yıpratacağını düşünüyoruz. İş Bankası hisseleri ile ilgili tartışma yapmak yerine hükümetimizi sermayesi yabancı ortaklı olan bankaların elinde rehin olan Çiftçileri kurtarmaya davet ediyoruz. Türk çiftçisi rehin, Uluslararası sermayenin Türkiye'deki şubeleri olan bankalar vesilesiyle Türk yurdu bankalarda rehin, topraklarımız rehin, atadan Babadan kalma toprakları bankaların eline geçmiş çiftçilerinin halini düşünsün hükümetimiz.

Biz İYİ Parti olarak ısrarla ve inatla Türk siyasetinde esas gündemin ekonomi olduğu, bu memlekette ekonomiyi ayağa kaldırmadan, insanlarımızın karnını doyurmadan yaşadıkları yerde, karınlarının doyması imkânını bulamadığımız gençlerimizi bu topraklarını değerlerine bağlı hale getiremeyeceğimize inanıyoruz.

İSTİFA BEKLEMİYORUZ

Yavuzağıralioğlu, Parti'den 5 milletvekili daha istifa edebileceği iddiası ile ilgili yorumunun sorulması üzerine, istifalar siyasetin tabiatında vardır ancak biz istifa beklemiyoruz dedi ve şöyle devam etti:   

“Siyasi partiler iddialarını ortaya koyarlar, Türkiye vizyonlarını kadroları ile takdim ederler bu süreç içerisinde partilere katılanlar da olur partilerden ayrılanlar da olur. Partilerden ayrılanların bazılarının gerekçeleri kendince makul olur, bazılarının gerçekleri siyasi olur. Partimizin kurulduğu günden bugüne kadar uğramadığı itham kalmadı, bütün bu hakaretlere, ithamlara, iftiralara rağmen Türk siyasetini ilkeli, ölçülü yapılacak zemininde alın ter döküyoruz arkadaşlarımızla beraber. Bu bir rekabettir, kimseye haksızlık etmiyoruz. AK Parti'nin düşmanı değiliz, emaneti teslim almak için mücadele ediyoruz. Bu çerçeve içerisinde memleketin birbirinden farklı düşünen her kesimini bu partinin çatısı altında toplamaya çalışıyoruz. Farklılıklarımızı zenginlik sayıyoruz, dolayısıyla birbirinden farklı siyasal eğilimlerin birbirinden farklı düşüncelerin farklı mezheplerin memleket millet meseleleri etrafında bir araya gelmesi için gayret ediyor, bu farklılığı Türk demokrasisinin kalitesi ve zenginliği anlamında çok kıymetli buluyoruz.”

HDP'li bir milletvekilinin aracından PKK'lı bir teröristin çıktığı ve yakalandığı yönündeki iddialarla ilgili yorumunun sorulması üzerine Ağıralioğlu, Türkiye’nin asla terörün müsamaha gördüğü bir yurt olamayacağına vurgu yaparak, “Hiç kimse devletine parmak sağlayamaz, hiç kimse devlete sallanan parmağı meşru göremez. Hiç kimse devlete sallanan parmağı birtakım demokratik haklarını ele geçirmek kılıfı altında meşrulaştıramaz, bunları meşrulaştırmaya teşebbüs edenlere hukuk gereğini yapar. Biz bir çadır ülkesi değiliz. Burası bir çadır devleti değil” yorumunu yaptı.