İSTANBUL, (DHA)-İSTANBUL Devlet Opera ve Balesi (İDOB), Miguel de Cervantes'in en önemli eserlerinden biri olan Don Kişot balesini dün akşam Atatürk Kültür Merkezi'nde (AKM) sanatseverlerle buluşturdu. 

İstanbul Devlet Opera ve Balesi, Miguel de Cervantes'in aynı ismi taşıyan romanından seçilmiş bazı bölümlerden esinlenilerek sahneye taşınan Don Kişot balesini dün akşam AKM- Türk Telekom Opera Salonu'nda yeniden seyirciyle buluşturdu. Ludwig Minkus'un bestesiyle Marius Petipa tarafından ilk kez 1869 yılında Moskova'da Bolşoy İmparatorluk Tiyatrosu'nda sahnelenen eser, klasik bale dünyasının en pırıltılı ve ihtişamlı eserlerinden biri. 

Sanatseverlerin ayakta alkışladığı Don Kişot, 20 Nisan akşamı ve Mayıs ayında gerçekleşecek iki temsil ile yeniden AKM'de izleyicilerle buluşacak.

Baleseverlerin yoğun ilgisini çeken Don Kişot'u Ayşem Sunal Savaşkurt sahneye koyuyor. 2 perdeden oluşan eserde İstanbul Devlet Opera ve Balesi Orkestrası'nı Roberto Gıanola yönetirken, eserin dekor tasarımı İsmail Dede'ye, kostüm tasarımı Gizem Betil'e, ışık tasarımı ise Önder Arık ait.  Eserde, 'Kitri' rolünü Berfu Elmas, Ami Naıto, 'Basilio' rolünü Çağatay Özmen, Berkay Yılmaz Günay, 'Don Kişot' rolünü Alkış Peker, 'Sancho Panza' rolünü Ürün İndere, 'Gamache' rolünü M. K. Onur Tunay, 'Lorenzo' rolünü Kerem Kuraner, 'Espada' rolünü M. Nuri Arkan, 'Mercedes' rolünü Melike Manav, Julia Hartmann, 'İki Arkadaş' rolünü Merve Topaldemir, Zeynep Güçoğlu, Asena Ökte, 'Rüya Kraliçesini' Berin Kocabaşoğlu, 'Amor' (Cupid) rolünü Ayça Anıl, 'Çeribaşını' Can Bezirganoğlu, Alican Güçoğlu, 'Çingene Kadın' rolünü Zuhal Karaca, Özlem Özgen Ovacıklı ve İstanbul Devlet Opera ve Balesi sanatçıları dönüşümlü olarak canlandırıyor.

ESERİN KONUSU

Orta Çağ şövalye hikayelerine saplantı derecesinde meraklı olan Don Kişot, gezgin bir şövalye olmaya karar verir ve yaveri Sancho Panza ile birlikte şehre doğru yola çıkar. Hayalinde aşkını kazanmak istediği Dulcinea vardır. Hancı Lorenzo, kızı Kitri'yi zengin Gamache ile evlendirmek istemektedir. Oysa Kitri, Basilio'yu sevmektedir. Bu sırada Don Kişot ve Sancho Panza şehre gelir.  Don Kişot Kitri'yi görür görmez, en sonunda Dulcinea'yı bulduğunu düşünür. Meydandaki şenliğin ortasında Kitri ve Basilio, arkadaşları Espada ve Mercedes'in yardımıyla oradan kaçmayı başarır. Don Kişot ve Sancho Panza da onları takip eder. Gamache ve Lorenzo da vakit kaybetmeden çiftin peşine düşer.  Don Kişot ve Sancho Panza kaçan çiftin bir çingene kampına sığındığını keşfeder. Herkes gecenin romantik atmosferinin etkisindedir. Don Kişot hayallere dalar ve Kitri'nin aslında Basilio'yu sevdiğini anlar. O sırada birden fırtına kopar. Don Kişot bir yel değirmenine saldırır; onu bir canavar olarak algılamıştır. Ancak bu çarpışmanın sonunda sefil bir halde yere yığılır ve kendinden geçer.  Don Kişot büyülü bir rüyaya dalar ve gözünün önünden olağanüstü güzellikte görüntüler geçer. Kitri'yi gene Dulcinea olarak görür. Şafağın sökmesiyle Çingene Kampı'ndan kaçan Kitri ve Basilio'yu Sancho Panza fark eder ve hemen Don Kişot'u uyandırır. O sırada kampa varan Lorenzo ve Gamache onlara Kitri'yi sorar. Genç aşıklara sempatiyle bakan Don Kişot, Lorenzo ve Gamache'ı kasıtlı olarak yanlış yönlendirir. Ancak Sancho Panza ikiliye bilinçsizce doğru yolu gösterir. Kitri ve Basilio her ne kadar saklanmaya çalışsa da sonunda yakalanır. Lorenzo, kızından Gamache'ın ilgisine karşılık vermesini ister. O sırada Basilio sahte bir "intiharö sahnesi yaratır. Kitri bunun bir oyun olduğunu anlayınca, Don Kişot'a Basilio ile evlenmek istediğini söyler ve konuyla ilgili Lorenzo'yu ikna etmesini rica eder.  Bir anda Basilio hayata döner. Düğün hazırlıkları için herkes coşkuyla oradan ayrılır. Halk çiftin evliliğini kutlamaktadır. Don Kişot da çiftin evlenmesinden dolayı mutludur. Onlara samimi bir biçimde veda ederek, yeni maceralara doğru yola koyulur.