Seçimden sonra asla şımarmadan, kibre kapılmadan, bulunduğundan başka bir konuma kendini koyup, kimseye yüksekten bakmadan ilerliyoruz. Birinci parti olmanın mesuliyetiyle tüm siyasi partilerin genel başkanlarıyla görüştük, görüşüyoruz.

Sayın Devlet Bahçeli bizleri kabul ettiler. Sayın Bahçeli’ye teşekkür ediyorum. Kendisiyle gayet olumlu ve verimli geçen bir görüşme gerçekleştirdik. Ev sahipliği için, yaptığı aktarımlar için kendisine teşekkür ediyorum. Görüşmelerden sonra eğer ortak bir açıklama yoksa, görüşme taraflardan kendi ifadelerini paylaşabilecekleri ancak verilen cevapları paylaşmayacakları bir anlayışla sürmelidir.

Toplantıda görüşülen her hususu bu kürsüden paylaşacak değilim ancak sayın Bahçeli ile seçim sonuçlarını samimiyetle değerlendirdiğimiz, kendisinin değerlendirmelerini memnuniyetle dinlediğimiz, tebriklerini kabul ettiğimiz, bundan sonraki sürece dahil olarak da son derece yapıcı şekilde bu değerlendirmeleri gerçekleştirdiğimizi paylaşabilirim.


"YURT DIŞINDA TÜRKİYE'NİN PARTİSİ OLDUĞUMUZUN ALTINI ÇİZDİM"

 
Dış politikada, Filistin ve Kıbrıs konusu başta olmak üzere, Türkiye’nin tüm dış politikasını hangi gözle gördüğümüzü kendisiyle paylaşma, CHP’nin burada bir anamuhalefet partisi olduğunu ancak yurt dışında Türkiye’nin partisi olduğunu altını çizdim.

Kendisinin de daha önce seçimlerden önce paylaştığı gibi, 10 bin liralık emekli maaşıyla geçinmenin imkansızlığı noktasında görüşlerimizi ifade ettik. Asgari ücretin eridiğini, temmuzda zam yapılmamasının yaratacağı sıkıntıyı, temmuz zammının sadece küçük işletmelerin sırtına bırakılmayıp, bu konuda devletin yapması gerekenler konusunda her ikimizin de birer milletvekili genel başkan olarak üzerimize düşenleri hatırladık.

28 Şubat davasının mağdur tutuklularından, Anayasa Mahkemesi kararlarına uyulmamasından duyduğumuz endişeye kadar kendilerine görüşlerimizi ifade ettik. Kendilerinin olumlu katkılarını ve farklı düşündüğü noktaları not aldık."