CHP Bitlis İl Başkanı Veysi Uyanık yaptığı yazılı açıklamada hakkındaki iddialara yanıt verdi

Uyanık şunları kaydetti:


1-) Haberlerde adı geçen H.D.C. isimli şahsın annesi, geçtiğimiz yıllarda ofisimde işçi olarak çalışmıştır. Asılsız haberlerin aksine, H.D.C. isimli şahısla aramızda hiçbir zaman işçi – işveren ilişkisi olmamıştır. Maddi güçlük çeken aileye tarafımca çok uzun süre destek olunmuştur. Şahsımdan ve şirketimden alınan borçların ödenmemesi üzerine, 2018 yılında tarafımca Ankara 12. İcra Müdürlüğü nezdinde icra takibi başlatılmıştır.

Bu esnada; ofisimde işçi olan anne ile şahsın babası arasında aile içi tartışma çıkmış, baba K.C. anneyi bulup darp etme ve belki de öldürme maksadıyla ofisimi silahla basmış; kapı önünde bulunan şoförümün olaya müdahale etmesi üzerine şoförüm silahla kafasından aldığı darbe neticesinde hayati tehlike geçirecek şekilde ağır yaralanmış ve uzun süre yoğun bakımda kalmıştır.

Bu olay nedeniyle şahıs hakkında Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesinde "Adam Öldürmeye Teşebbüs” suçlamasıyla açılan dava devam etmekte olup, şahıs bir süre cezaevinde tutuklu kalmıştır.

H.D.C. isimli şahıs babasının cezaevinde olduğu süreçte; babasını kurtarmak, babası lehine ifade verilmesi ve şikayetten vazgeçilmesini sağlamak amacıyla ve ayrıca kesinleşmiş icra takibinden de feragat edilmesini sağlamak maksadıyla olayda adı geçen şoförüm ile şahsım hakkında 2018 yılının Ekim ayında asılsız suçlamalarda ve karalamalarda bulunmuştur.

Suç teşkil eden herhangi bir eylem bulunmadığından H.D.C. isimli şahıs çabalarının beyhude olduğunun farkına varmış ve 2019 yılında Mahkeme huzurunda verdiği ifadede açıkça şahsımdan şikayetçi olmadığını beyan etmiş ve asılsız suçlamalarından vazgeçmiştir.

2-) Öte yandan, herkesçe bilindiği üzere 2018 yılında Rahip Brunson’un serbest bırakılmasıyla birlikte dolar 3,79’dan tarihin en yüksek seviyesi 7,5-TL’leri bulmuştur. Döviz kurundaki artışlar ülke ekonomisinde adeta deprem yaratmış; birçok sektör gibi inşaat sektörü de bu durumdan doğrudan etkilenmiş ve birçok yüklenici kamu idarelerine karşı üstlendiği işleri devam ettiremez konuma gelmiştir.

Bunun üzerine, 18.01.2019 tarihli ve 30659 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “7161 no.lu Vergi Kanunları ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” ile imalat girdilerinin fiyatlarında beklenmeyen artışlar meydana gelmesi nedeniyle Hazine ve Maliye Bakanlığının görüşü ve idarenin onayına bağlı olarak; kamu ihalesi kapsamında devam eden sözleşmelerin tasfiye edilmesi imkanı getirilmiştir.

Şahsıma ait firmanın tek başına Samsun Rölöve ve Anıtlar Müdürlüğü’nden aldığı ve özel ortağı olduğu ortak girişim olarak Kadıköy Belediye Başkanlığı’ndan almış olduğu iki adet işin devamı da maliyetin öngörülemeyecek şekilde artmasından ötürü altından kalkılamaz hale gelmiştir. Her iki işe ilişkin sözleşmede de fiyat farkı öngörülmemiş olması nedeniyle tasfiye talebiyle başvuruda bulunmak kaçınılmaz olmuştur.

Her ne kadar ihale makamları tasfiye taleplerimiz için olumlu görüş verse de Hazine ve Maliye Bakanlığı tasfiye başvurularımızı HİÇBİR GEREKÇE GÖSTERMEKSİZİN olumsuz değerlendirmiştir. BİRÇOK YÜKLENİCİ GİBİ FİRMALARIMIZIN DA KADERİ, DAMADIN KEYFİ UYGULAMALARINA BIRAKILMIŞTIR.

Neticeten tasfiye taleplerimiz reddedilmiş ve her iki işimiz de FESHEDİLMİŞTİR. Fesih nedeniyle 10 Milyon Türk Lirası üzerinde teminat mektubumuz nakde çevrilerek hazineye irat kaydedilmiş, bankalar nezdinde firmalarımızın itibarı yerle bir edilmiştir. Bu uygulamaların firmalarımıza zararı 20 Milyon Türk Lirasını bulmuştur. Her fesih işleminde olduğu gibi firmalarımız hakkında 2 yıl süreyle kamu ihalelerinden yasaklama kararı verilmiştir.

BAŞVURU SÜRECİMİZ VE SONRASINA İLİŞKİN BÜTÜN DETAYLAR BELGEYE DAYALI OLUP; İHALE MAKAMLARINDAN DA HAZİNE VE MALİYE BAKANLIĞINDAN DA TEYİT EDİLMESİ MÜMKÜNDÜR. Öte yandan ihalelerin feshedilmesine ilişkin hukuki süreç devam etmektedir.

Kamu ihalesi yüklenicileri için bir şans olarak görülen kanun düzenlemesinden; yalnızca hükümete yakın firmalar faydalanabilmiş, üstlendiği işleri bitirmek için bir şans isteyen diğer firmaların ise sadece işleri feshedilmekle kalmamış, tıpkı benim firmam gibi iflasa sürüklenmiş ve asıl mağdur olmuşlardır.

Bu konuda CHP Hatay Milletvekili Mehmet Güzelmansur ve CHP eski Genel Başkan Yardımcısı Aykut Erdoğdu Meclis’e soru önergesi dahi vermiş; tasfiye hakkından yararlanmak için yaklaşık 70 bin yüklenici başvurmasına karşın Hazine ve Maliye Bakanlığınca bir avuç (!) yüklenici dışındaki hiçbir başvuruya onay verilmemesi nedeniyle değerlendirme kriterlerinin araştırılması istenmiş ancak çabalar sonuçsuz kalmıştır.

Döviz kurunun üst üste tarihi rekorlar kırdığı günlerde artıştan en çok olumsuz etkilenen inşaat sektöründe kamudan iş almış müteahhitlerin iflastan kurtulabilmek ve üstlendikleri işleri tamamlayabilmek adına bir şans olarak gördükleri kanun düzenlemesinden, Bakanlıktan onay alamadığı için faydalanamayan, sayısı 5.000’i aşkın mağdur yükleniciden biri de şahsıma ait firma ve onun bir parçası olduğu ortak girişimdir.

SÖZ KONUSU HABERLERDE İDDİA EDİLDİĞİ GİBİ DOLANDIRILAN, HAKKINI ALAMAYAN VE MAĞDUR OLAN BİRİ VARSA, 5.000’İ AŞKIN MAĞDUR KAMU İHALE YÜKLENİCİSİ GİBİ 30 YILLIK EMEĞİ HİÇE SAYILAN ŞAHSIM VE FİRMAMDIR!

KALDI Kİ, KADIKÖY BELEDİYESİ’NİN İHALESİNDE ŞAHSIMA AİT FİRMA, ÖZEL ORTAK OLUP; ASIL PİLOT ORTAK OLAN DİĞER FİRMADAN HİÇ BAHSEDİLMEMESİ, İŞ ORTAKLIĞININ İSMİNİNİN GEÇMESİNE RAĞMEN SANKİ İŞ SALT TARAFIMCA YAPILMIŞ GİBİ GÖSTERİLMESİ DE ASILSIZ HABERLERDE ŞAHSIMIN AÇIKÇA HEDEF GÖSTERİLDİĞİNİN AÇIK İSPATIDIR.

İşlerin feshedilmesinde, firmalarımızın kamu ihalelerine katılmaktan yasaklanmasına, bütün teminatlarımızın hazineye gelir kaydedilmesinde ne şahsımın ne de firmalarımızın bir kusuru vardır. Tasfiye taleplerimizin hiçbir gerekçe gösterilmeksizin Bakanlıkça reddedilmesi firmamızı mağdur etmiştir.

İktidar beslemesi havuz medyasının iftiraları üzerine yapılması zorunlu olan bu açıklamalar ışığında açıkça görülmelidir ki; AKP iktidarı kötü yönettiği ekonomi nedeniyle mağdur olan farklı siyasi görüşlere mensup işadamlarını iflas, yandaşlarını ihya etmeyi sistematik bir uygulamaya dönüştürmüştür.

Siyasi rakiplerine her türlü iftira ve arsız suçlamalarla saldırma görevi verilmiş AKP medyası ise itibar suikastçılığına devam etmektedir. Pusuda bekleyip, yargı süreci tamamlanmamış asılsız suçlamaları gerçekmiş gibi yansıtarak akıllarınca şahsım üzerinden partim Cumhuriyet Halk Partisi'ne yönelik olumsuz algı yaratmaya çalışan müfterilerin çabaları beyhudedir. Alnım açık, başım diktir. Dar-ı fanide hukuka ve halkımıza, dar-ı bekada ise Yüce Yaradana verilemeyecek hesabım yoktur. Dinini tilkiden öğrenenlerin tavuk çalmayı sevap zannetmesi misali, FETÖ’den öğrendikleri itibarsızlaştırma taktikleriyle hareket eden bu müptezeller de, sahiplerinden alacakları bir 'Aferin' uğruna, insanların şeref ve haysiyetine saldırmaktan ve kul hakkına girmekten çekinmemektedir.

Tarafımca asılsız ve karalayıcı iddialarla ilgili tekzip başvuruları da yapılmıştır. Kelamları doğru olmadığı için kalemlerinden de dürüstlük beklemediğim bu iftiracılarla hukuk önünde de ruz-i mahşerde de hesaplaşacağımın bilinmesini isterim.

Kamuoyuna Saygılarımla...

Veysi UYANIK
CHP BİTLİS İL BAŞKANI