CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bir dizi ziyarette bulunmak için gittiği Rize'de Muhtarlar ve Kanaat Öndeleri Buluşması'nda konuştu.

Kılıçdaroğlu, "Siyasetin Türkiye'de bir kavga aracı olduğu algısı toplumun belleğinde var. Siyaset iyilikte yarışma olmalı. Kısır tartışmalardan Türkiye'nin çıkması lazım" dedi.

Kılıçdaroğlu'nun satırbaşları şöyle oldu:

Toplum öyle bir noktaya taşındı ki komşumuzun kimliğini, inancını, yaşam tarzını soruyoruz. Siyasetin konusu bunlar değil. Siyasetin sorunlarının çözümü için sosyal kimlikler üzerinden politika yapmak zorundasınız. Esnaf bir sosyal kimliktir. Sanayici, çay üreticileri, fındık üreticileri bir sosyal kimliktir. Biz kişinin elinde olmayan kimlikler üzerinden siyaset yapıyoruz.

Üç il Türkiye'de çok önemlidir. Rize, Karabük ve Kırıkkale'dir. Kırıkkale, küçücük bir köydü Cumhuriyet kurulurken ama şimdi il. Cumhuriyet bütün imkansızlıklara rağmen orada Entegre Savunma Sanayi'ni kurdu. Rize küçücük bir vilayetti. Balıkçılıkla geçiniyordu. Bugün çay konusunda önemli marka. Bu önemli markayı bir dünya markasına dönüştürebildik mi? Hayır. Kışın üzerine kar yağan çay başka nerede var?

'Türkiye'deki yurt sorununu çözeceğim'

İnşallah iktidarımızda bir yıl içinde Türkiye'deki yurt sorununu çözeceğim. Yurt binası yapmak zor bir iş mi? Bir de bununla ilgili bir kurum kurmuşuz. TOKİ. Sen lüks evler yapacağına yurt yapsana.

'Bu kadar fabrikayı kim kurdu?'

1937 yılında 20 ton, 1939 yılında 30 ton, 1940 yılında 40 ton çay tohumu Batum'dan Rize'ye ithal edilir. İlk çay yaprağı hasadı 1938 yılında gerçekleştirilir. İlk çay fabrikası 1947 yılında Rize'nin Fener Mahallesi'nde İsmet İnönü'nün katılımı ile açılır. CHP'nin dikili ağacı yok diyorlar, bu kadar fabrikayı kim kurdu? 1940'lı yıllarda dünyaya uçak ithal eden 5 ülkeden biriydik.

'Çay üreticileri örgütlü değil'

1963 yılına kadar ürettiğimiz çaylar bize yetmedi. Şimdi 2021'deyiz. Sorunlar yumağı ile karşı karşıyayız. Çay üreticileri gerçek anlamda örgütlü değil. Olabilseler daha güçlü olacaklar.

Çay fiyatlarının düşüklüğü. Bu bir istikrarsızlığı besliyor. Ben zarar edeceksem neden ekeyim? Bir istikrara ihtiyacımız var. Çay bahçeleri yaşlandı bunların yenilenmesi lazım. Çaykur'un çay işleme kapasitesi düşük bunun yükseltilmesi lazım. Çaykur'un yönetiminde üretici yok. Üretici olması lazım. Çaykur bir özel kuruluş değil bir kamu kuruluşudur.

Çaykur'un bu hale gelmesinde de, çayın bu hale gelmesinde de en büyük kabahat politikacılarda. Her zaman oyu bir ranta nasıl çevirebiliriz telaşı içinde fiyat şöyle olacak böyle olacak... Objektif bir kural koyarsın çay üreticisi de, özel sektör de rahat eder.

'Nereden geliyor bu kaçak çaylar?'

Bir başka sorun kaçak çay. Nereden geliyor bu kaçak çaylar? Binlerce ton kaçak çay geliyor. Binlerce ton kaçak çay sokuyorsunuz, her yerde tüketiliyor kimsenin sesi çıkmıyor. İnşallah oylarınızla iktidar olacağız ben o kaçak çayların tamamını toplayıp Rize meydanında yakacağım. Bu ülkenin insanının alın terini çalıyorlar. Çay üreticisinin hakkını kim savunacak? Biz dostlarımızla beraber bunu yapacağız.

Türk çayının damak zevki açısından ne kadar değerli olduğunu anlatmamız lazım. Gübre dolayısıyla çay bahçelerinin sorun yaşadığının farkındayız ama bunu çözmek mümkündür. Kaçak çay ticareti ile ciddi bir mücadele yapmak lazım. Kaçak çayın Türkiye'ye girişine imkan veren siyaset kurumudur.

Hasat edilen çaylar üretim zincirine gelene kadar kontrol edilmeli. Maliyet + kar. Bu kavramı Rizeli kardeşlerimin unutmamasını isterim. Maliyeti bulacaksınız Ziraat Odası Başkanı ile. Üzerine makul bir kar vereceksiniz bu taban fiyat olacak. Bunun altında satışı yasaklayacaksınız.

Çay bahçeleri bölünüyor. Çay, Rize için stratejik üründür. Halkın büyük çoğunluğunun geçim kaynağı çaydır. Balıkçılık var ama onunda mevsimi var.

'Kim Varlık Fonu'na girdiyse zarar ediyor şu an'

Çaykur Genel Müdürlüğü de özel çay firmaları ile sözleşme yapabilmelidir. Çay üreticilerini korumak için Çay Borsası kurulması lazım. Çaykur'un Türkiye Varlık Fonu'ndan çıkarılması lazım. Kim Varlık Fonu'na girdiyse zarar ediyor şu an. Dönüp size şunu söyleyecekler, 'Çaykur'u kapatmamız lazım çünkü hep zarar ediyor' diyecekler.

Bir Çay Kanunu çıkması lazım. Yeni bir çay kanunu. Bütün bunlar dikkate alınarak bir Çaykur teklifi hazırlandı. Her Rizeli 'Bu kanun çıkmalı' diyebilmeli.

'Neden muhtarlığın tek bir kanunu yok?'

Bir iktidar çoklu organ yetmezliği ile karşı karşıya ise sorunları çözemez, sorunların kaynağı olur. Muhtarlık kurumlarını demokrasinin temel taşı olarak adlandırırız. Bugün siyaset kurumu muhtarlığa gerekli önemi veriyor mu? 82 ayrı kanunda 354 maddede 'muhtar' adı geçer. Neden muhtarlığın tek bir kanunu yok?

Sizin bir muhtarlık eviniz neden yok? Bizim pek çok belediyemiz özel bir muhtarlık evi yapıyor. Yardımcı personeliniz neden yok? Biz belediyelerimize mümkünse her muhtarlığa bir yardımcı tahsis edin dedik. Muhtarlığın ayrıca bir bütçesi olması lazım.

Sosyal yardımlar dağıtılıyor. Hiçbir sosyal devlet ve o devleti yöneten hiçbir hükümet insanların onuruyla oynamaz, yoksulluğunu teşhir etmez. Bir mahallede ya da bir köyde kimin fakir olduğunu mahallenin muhtarı ve bakkalı bilir. Sosyal yardım yapacaksınız muhtar eliyle yapacaksınız.

Muhtarlık bir kamu kuruluşu olarak adlandırılamıyor kanunda. Muhtarlar bunu talep ediyor mu? Muhtarlığın bir kamu kuruluşu olarak adlandırmamız lazım.

Belediye Başkanı maaş alıyorsa siz de muhtar olarak seçildiniz maaşınızın olması lazım.

Türkiye Muhtarlar Birliği'nin kurulması lazım. Böylece biz demokrasimizi güçlendirmiş oluruz. Türkiye'de bugün yaşadığımız temel sorun demokrasinin büyük ölçüde zaafa uğramış olmasıdır.

'Helalleşmemiz lazım'

Helalleşmemiz lazım. Bugüne kadar bir araya gelmediysek kabahat bizim. Biz sizin derdinizi dinledik mi, oturduk Ankara'da laflar ettik, 'Gelin bize oy verin' dedik. Niye oy versin? Sen derdini dinledin mi, sorununu çözdün mü? Memleketin gidişatı iyi değil hepimiz biliyoruz. Sorunu çözecek kişiyi herhalde ithal etmeyeceğiz.

Esnafla bir araya geldi

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Rize'deki Atatürk Caddesi'nde esnafı ziyaret etti. Dükkan sahipleri ile sohbet eden Kılıçdaroğlu'na, halı satış mağazasında Davut Köse, halıya işlenmiş Atatürk tablosu hediye etti. Köse'ye teşekkür eden Kılıçdaroğlu, esnafın sorunlarını dinledi.