Henüz on dokuz yaşındaki bir çocuk, nasıl silah sahibi olabilir? Ya da henüz on dokuz yaşındaki bir çocuk,nasıl bu kadar soğukkanlı ve duygusuz olabilir? 

Ülkemizin en büyük sorunlarından biri de silahlanma konusu! 

Yaşadığımız olaylar bizlere cehaletin ne derece vahim olduğunu gösteriyor! Eğitim ve kültür, insanı insan edendir. Eğitimin olmadığı yerde yozlaşmış beyinlerin hükmü kolayca yer eder. Tahammülümüzün kalmadığı olayların çoğu bizlere gösteriyor ki insan olmanın eğitimi verilmeli! Aileden başlayan ve çevresel etkilerle gelişen insanın ilk eğitimi bilişsel olur.Eğitim ve öğretim,toplumların şekil alabilmesinin en ulvi noktasıdır. Eksik kalan toplumlarda süregelen cehalet,yaşamı bütünüyle çirkin hale getirir. 

Birkaç gündür her birimizin kanının donduğu taksideki cinayet,bizleri bundan önceki yaşanan birçok acı olay gibi derinden yaraladı.

Duygularımı toparlayıp dile dökmem zaman aldı. Yaşanan vahşet bir o kadar bizlerde kin duygusunu artıran ve bir o kadar da duygusuz bir gencin soğukkanlı şekilde bu olayı yaşamasıdır. Güvenlik problemi ülkenin gitgide kaosa sürüklenmesinin sebebidir. Nasıl oluyor da her duyduğumuz olayın ardında eli silahlı insanlar var! Üstelik silah edinme konusunda bundan önce de gözler önünde yaşanan nice travma olmasına rağmen…

Yolda yürümekten, taksiye binmekten, yeni insanlarla tanışmaktan ya da en basiti bir iyilik yapmaktan korkar hale geldik!

Hepimizin kendini yoklaması gereken bir şeyler var. Hayatını kaybeden Oğuz’a hepimizin borcu var,insanlık!Eğitimden yoksun,gelişmemiş ülkelerde insanların nasıl öldüğüne bakın…

Yüreğimize biçilmiş duyguların en güzeli insan sevmek. İnsan sevmek,aileyle,toplumla ve eğitimle başlar. 

Kıymetli Oğuz Erge,ışıklarla uyu.